Bugünlerin ABANA Hikayesi.
Hikaye’ye Abana Belediyesi son meclis toplantısında yaşananlar ile başlamak istiyorum.
“05.04.2018 tarihinde belediye meclis toplantısı için Abana’ya geldim. Oldukça gerilimli geçen bir toplantı oldu.
Yeni encümen meclisi seçimleri,
Katı atık alım hizmeti için belediye ye 25.000 Tl borçlanma yetkisi verilmesi.
2017 yılı Faaliyet Raporunun sunulması,
Denetim Komisyonu raporunun onaylanması.
Muhalefet vekillerinin (Gökhan Abana, Yavuz Kalaycı)” Belediyenin Abana Gençlerbirliği spor kulübüne imkanları dahilinde desteği “ile ilgili verdiği önergenin kabulü başlıca konular idi.
İktidar tarafının meclisteki ve teşkilattaki bölünmüş kavgalı yapısı toplantıda hissedildi. Kendi aralarında alıp veremedikleri konular artık Abana belediyesini iş yapamaz hale getirmiş gibi gözüküyor. Hiçbir dönem olmadığı kadar başıbozukluk var. Belediye artık bir ilçeyi temsil etmekten, oraya hizmet getirmekten, iş yapmaktan vazgeçmiş. Bunu da üzülerek belirtmek istiyorum. Bu konuda daha detaylı yazmak için oldukça malzeme ve bilgi olsa da onların iç sorunudur diyerek kapatmak istiyorum. Aksini yapar isem Siyaseten etik davranmamış olurum.
Esas ve asıl konumuz ise bildiğiniz gibi Abana ilçesi. İlçemizin şimdiki durumu ve geleceği. Bunlarla ilgili bir şeyler anlatmak daha doğru olacaktır diye düşünüyorum.
Takip edenler biliyordur. Son zamanlarda partim CHP nin Abana ilçe teşkilatında olanlar, her dönemin “sözde abilerinin” ve sözde teşkilatlarının değişik çabaları, ilgili ilgisiz herkesin bilgi sahibi olmadan kamuoyuyla paylaştığı fikirler vs. bize enteresan bir seçim dönemi vaat ediyor.
Peki Sözde Abilik ne dir? dersiniz.
Apartman yanarken,ilçe kaynarken ses çıkarmayıp susmaktır.
Birileri ağlarken davul zurna sesi olmaktır.
Esnaf, çarşı-pazar cansız iken tuzu kuru olmaktır.
Bir sürü haksızlıklar yapılır iken ses çıkarmamaktır.
Siyasette aktör olmayı reddedip, elini taşın altına koyamayıp, partide ve kulislerde arkadan iş çevirmektir.
Görev al dendiğinde “sağlığım müsait değil,”
Ben memurum ya da “AKP iktidarda, işime gücüme zarar gelir” demektir.
Arka planda arayış içinde olup, çaktırmadan suları bulandırmak ve bencilce kendi hırslarını tatmin etmektir.
Göreve talip olanların emeğine ve cesaretine saygı duymayıp en hafif tabiri ile “saygısızlık, adaletsizlik, eşitsizlik “zindanlarında boğulmaktır.
Bitmek bilmeyen bir bencillik ve bitmek bilmeyen bir sinsilik içinde bulunmaktır.
Başka partiler karışık, bari ben az karışık olan yerden mevzuya gireyim demektir.
Sosyal medyada dahi “korkudan” herhangi bir muhalif paylaşım yapamamaktır.
Evlatlarımın işine zarar gelir ben en iyisi mi tatlı su demokratı olayım demektir.
Devletten Komşu ilçenin 10 da biri kadar yardım alırken sebebini araştırmamaktır.
Direnç ile, kelle koltukta yapılan eski zaman mücadelelerini unutmaktır.
Köy olup tekrar ilçe olana dek ortaya konulan tarihi süreci reddetmektir.
Abana Ruhunun içi boşalır iken seyirci kalmaktır.
Planlı ve bilinçli olarak Abana Köye dönüşürken başka mecralara sürüklenip çözüm aramaktır.
Kimsenin ve hiçbir partinin Abana -Sebahat Mesut yılmaz okulunun 90-100 lere düşen öğrenci sayısı ile uğraşmamasıdır.
Bu yüzden hayırsever bir ailenin yaptığı yurtta, kendi öğrencimizin değil de, Bozkurt MYO nun öğrencilerinin kalmasının sebebini araştırmamaktır. (Elbette Bozkurt ilçemiz öğrencileri ile bir sorunumuz yok.)
Ülkenin ihtiyaçlarına göre açılacak yeni bölüm ve ufukları takip etmeyip önermemektir.
Abana Gençlerbirliği kulübünün içler acısı durumunu gündeme getirmemektir.
Umut içinde olan Abana gencini, çocuğunu önemsemeyip kibir, gurur, kin ve nefret içinde bir ilçenin kaderi ile oynamaktır.
Gençlerin gelecek ve ekmek dertlerini umursamayıp bunu kendi “kaymaklı cukkaları, paracıkları” ile takas etmektir.
İlçenin can damarı Turizmi önemsemeyip erimesine göz yummaktır.
Kısacası sözde abi olmak;
Aslında Ruhen ABANA’lı olmamaktır. Biraz da korkaklık tır.
Büyük oyunun bir parçası olup tarihten “Abana ilçesi “isminin çıkarılmasına ön ayak olmak ve zemin hazırlamaktır…
Bu “sözde abilik” konusu uzayıp gideceği için burada duruyorum. Gerçek te ve Bütünü ile ne anlatmaya çalıştığımı anlayacağınızı umuyorum.
Bildiğiniz üzere epeydir Abana Belediye Başkanlığı hedefimin olduğunu. Bu noktada elimi taşın altına koyacağımı paylaşmıştım. Bu niyetimde zerre kadar sapma olmadığını ve niyetimi taşıdığımı bir daha söyleyeyim ki yanlış anlaşılma olmasın. Çünkü birileri ne hikmet ise Gökhan Abana bu işten vazgeçmiş diyorlar. Hatta benim karakterim ile örtüşmeyen bütün kötü huyları bana yakıştırmaya çalışıyorlar. Bende bir kötü özellik arıyorsanız söyleyeyim, yorulmayın.
Ben düpedüz hatta fazlası ile düz bir adamım.
İçim ne ise dışımda hayatta yalan ile işim olmadı.
En çaresiz anlarımda bile Yalana başvurmadım, sadece Allah ile muhasebe yaptım ve uykuya daldım.
Kimsenin tavuğuna kış demedim. Vicdanen çok ama çok rahatım.
İşte bunlar, bunların hepsi gerçekten siyaset için “kötü huylar”. Kabul ediyorum.
Bu arada yeri gelmişken babama da bir mesaj vereyim;
“Babacım neden beni böyle yetiştirdin?
O kahvehanede oturduğun, okey oynayıp, tavla da kapıştıkların, yani 50 yıllık dostların;”
Bu çocuğu böyle yetiştirme, siyasetçi olamaz, çok zengin de olamaz” demedi mi ?.
Biraz gülümseyerek ve bütün Babalarımıza Allah uzun ömürler versin diyerek devam edeyim.
Bildiğiniz üzere ilçemiz CHP’den başka aday adayları da çıkmış, Belediye başkanlık adaylığı için niyet bildirmişlerdi. İçlerinde çok sevdiğimiz, bazısını da tanımadığımız insanlar var idi. Muhtemelen onlarda niyetlerini taşıyorlar bilemiyorum.
O günlerde parti ilçe Başkanı ile konuştuğumda Önseçim ya da aday yoklamaları yapılır ve onun ile yola devam edilir demişti. Parti herkese eşit durmak ve saygısızlık yapmamak zorundadır diye eklemiştim. Tüzüğümüzde aşağıdaki gibi diyor zaten.
Partimizin “YEREL SEÇİMLER ADAY SAPTAMA YÖNETMELİĞİ “(Sayfa 289) der ki ;
Adaylar seçimlerden 1 yıl önceden itibaren partiye üye olmalıdır.
Kısa özgeçmiş, adaylık ücreti makbuzu, adli sicil kayıtları ile adaylık başvurusu yapılır.
Aday saptama Yöntemleri.
Madde 7
Parti adayları başlıca 3 yöntemle saptanır. (sayfa 295 )
a. Önseçim (önerilen bütün üyeler ile yargı denetim ve gözetiminde)
b. Aday yoklaması (Basit ve genişletilmiş olarak yargı denetiminde ve gözetiminde yapılır.)
c. Ankara’dan merkez yoklaması yöntemi ile.
Bunlardan hariç olarak birde ilçemizin CHP’sinde bir teamül vardır. Geçmişte 3 adaylı ve tamda ilçemizin göbeğinden kopan 3 adet pırıl pırıl insan önseçime girmiş ve bu seçimlerden Şevket Abi (Sn. Şevket Yazkan) galip çıkmıştır.
Yine Şevket Yazkan’ın hem başkanlığı aldığı hem de kazanamadığı seçim ler öncesi kendisine her sorulduğunda hodri meydan deyip Önseçimi işaret etmiştir.
Yani hiçbir zaman bir “dayatma”, “bir adaya saygısızlık” ve “aday adayını kayırma” yöntemi Abana CHP ilçe teşkilatında olmamıştır.
Keza Partimiz hem yerel hem genel seçimler için üyeler arasında mümkün olan en geniş tabanla önseçimden yana olduğunu defalarca Genel Başkan düzeyinde açıklamıştır.
Bunun ideal demokrasi olduğunu ve birtakım haksızlıkları önleyeceğini salık vermiştir.
Ancak son günlerde bizim İlçe teşkilatımız (Bir kısmı) ne yapmıştır?
Geçmişte bizim partimiz ile alakası olmayan, (eleştirmek anlamında söylemiyorum olabilir)
Muhalefet ezilir iken, seçim sonrası davul zurna çalınırken hiç görmediğimiz (Bu bir eleştiridir)
Abana ile ilgili fikirlerini herhangi bir iletişim alanında, sosyal medyada vs. duymadığımız (Belki güzel fikirlere sahiptir, olabilir)
Saklamaya gerek yok Adalet ve Kalkınma Partisinden adaylığı konuşulan, ancak AKP ilçe teşkilatının ve belediye meclisinin şu anki karışık durumu nedeni ile vazgeçen bir kişiyi İlçe teşkilatından bir kısım insan ile CHP il başkanlığına önermiştir.
Nezaketen de olsa bırakın siyaseti tarafıma iletilmeyen bu konu ;
Pozitif ayrımcılık bile değildir.
Düpedüz adam kayırma ve fırsat eşitsizliği yaratmaktır.
Diğer adaylara da saygısızlıktır.
Şunu da belirteyim; belki de hayırlı bir aday adayıdır. İyi olacaktır.
Ama esas konuşulması gereken konu en hafif tabiri ile şahsıma ve diğer aday adaylarına yapılan saygısızlık ve adaletsizliktir. Yani hak yemektir. Şahsımla ilgili olumsuz görüşlere sahip insanlarda olabilir. Bu da önemli ve kötü bir şey değildir.
CHP Abana ilçe teşkilatına tavsiyede bulunmak haddim değildir. Ancak bir şeyler söylemek hakkımdır.
Seçimlere neredeyse 1 yıl civarında bir süre vardır.
Belli ki Partimizin Belediye başkan adayı bulamama gibi bir sorunu “ŞİMDİLİK “yoktur.
Bu bir yıl içinde ilçemiz, “ABANA BELEDİYE’SİNDEKİ” karışıklıklar nedeni ile “yönetim krizinin” zararlarını görecektir.
Devlet yatırımları gelmeyecek, (Köyler için 300 bin TL harçlık dışında)
Yüksekokul belki kapanma eşiğine gelecek,
Ülkenin de içinde bulunduğu ekonomik kriz nedeni ile Turizm bekleneni veremeyecek,
CHP ye gönül vermiş insanlar ezilmeye devam edecek,
Abana Sosyal ve Kültürel olarak dip yapacaktır.
Naçizane, İlçe teşkilatımızın biraz da bu konularda görüş bildirmesi ve aksiyon alması gerekmektedir.
İlçede “Ana Muhalefet partisi CHP’ ye” ayrılan Toplantı masaları, protokoller doldurulmalıdır.
Kanayan yaralara merhem olunmalıdır. Olamasan bile çaba göstermek gereklidir.
Şimdiye kadar meydan CHP siz idi hiç olmazsa şu son bir yılda biraz kıpırdanma olmalıdır.
Son cümleler;
Şahsım adına bir süre daha İlçe teşkilatımızı canı gönülden izleyeceğim. Eminim ki sahip olduğumuz demokrasi kültürüne uygun hareket edeceklerdir. Belediye meclisindeki görevimi de “ŞİMDİLİK CHP ‘li olarak inşallah sürdüreceğim.
Bunun dışındaki ihtimalleri ise ; şahsıma ve diğer aday adaylarına etik ve ahlaklı davranılması durumuna göre değerlendireceğim.
Yapılan yanlışların devam etmesi halinde bir “gönüllü CHP li “olarak görevim bunları Ankara’ya meclise ve Genel merkezimize rapor halinde sunmak olacaktır. ABANA ilçesinin tarihsel önemini ve seçim sürecini bütünüyle anlatmak ve Ankara’yı bilgilendirmek görevimdir. Üstüme düşen bütün vazifeleri vicdanen yaptıktan sonra “Tevekkül edip işi Yüce Allah’a bırakmak en doğrusu ve rahatlatıcısıdır.”
Söz konusu yerel seçimler olduğunda tamamı ile;
İlçe sevgisi, onun faydası ve ABANA ‘ya saygı çerçevesinde kararlar almaya devam edeceğimi,
Şu anki CHP ilçe teşkilatımızın ilçe ile ilgili fikirleri ne kadar önemli ise diğer partilerin ilçe teşkilatlarının da ABANA için fikir ve görüşlerini önemseyeceğimi,
“Bağımsız ve tarafsız “kalacağımı, hangi görüşten olursa olsun haklı olanın tarafında olacağımı bildiririm.
Haksızlığa, adaletsizliğe uğramış, ezilmiş ve ezilen kim var ise Parti gözlüğü ile değil insani değerler açısından bakacağımı belirtirim.
İnsanlar ya da kurumlar; tarafıma nasıl davranırsa o şekilde karşılık bulacaktır. Bunu da belirtmek isterim.
Sonraki süreçler, kişiler ve teşkilatlar ile ilgili Abana özelinde söyleyecek çok şey var. Sırası ile söyleyeceğim. Bu eleştiri ve açıklama haklarımı saklı tutarak yazıyı burada bitiriyorum.
Önce Özgürlük, sonra Adalet, Sonra eşitlik, sonrada Hak ve Hukuk.
Bu evrensel değerler sağlandıktan sonra;
Evlerimize götüreceğimiz helalinden bir somun ekmek …
Mutlu olan çocuklar, gelecek kaygısı olmayan gençler,
Güzel bir ülke ve ilçe temenni ediyorum.
Biz bunu hakkediyoruz.
Gökhan Abana
“
